Din ve kültürlerdeki farklılıklar Allah’ın varlığına kanaat gösterebilir mi?

Din ve kültürlerdeki farklılıklar Allah’ın varlığına kanaat gösterebilir mi?

Farklı kültürlerde yetişmiş insanlarda görülen din farklılıkları Allah’ın varlığı hakkında da kafalarında soru işaretlerine neden oluyor. Din farklılıkları gösterilen insanlarda Allah’ın varlığı hakkında merak edilenler haberimizde

Doğumdan başlayan Allah’a olan inanç fıtridir. Dilden dile fıtrat hakkında farkı tanımlar dolanıyor. Bunun yanı sıra Peygamberimizin ‘ Her doğan fıtrat üzere doğar. Sonra anne babası onu Yahudi yahut Hıristiyan veya Mecusi yapar…’ ifadesi ile fıtratın ‘ilk doğuş ile başlayan Allah’ın insan tabiatına sunduğu var edeni tanıma, iç temizliği vb. olumlu yetenek olanakları ‘ olarak belirtiriz. Yani fıtrat insanın ‘hakikati kabule meyilli var olması’ demektir.

Hangi din ya da kültürde olursa olsun aklı yerinde olan her kimse kendi aklı ile beraber özünü bularak Allah inancını varlığını kabul eder. Bu konularda araştırma yapan kişiler için İslam felsefesinde belirli konulara başlık edilerek konu haline getirilmiştir. Buna önek verecek olursak, nizam delili olarak bilinen akıl örgüsünde harika bir yağlı boya tablosu gören bir kimse yapılan tabloyu meydana getirenin bir usta ressam olduğu bilerek onun varlığını benimser. Yani bunun yanı sıra kainattaki (maktoalem) ve insandaki (mikroalem) harika bir düzen, insanı bu düzeni var eden ve benimseyen bir yaratıcıya Allah’a var eder.

İslam dininin yanı sıra Yahudi ve Hıristiyan gibi dinlerde semavi kaynaklı birine ister geçmiş ister şimdiki zamanda yaşasın Allah inancına ulaşabilir. Fakat bu dinlerde benzer olmaması ile beraber Allah inancı konu alınır. Farklı dinler ise yaratıcı olarak farklı benimsemeler kabul ederken yine de Allah’ın var oluşuna inanmak kendiler inin elinde olan birşeydir. Bunun için çaba göstermeleri gerekir